GÜDÜK GUYRUKLU TİLKİ
DERLEME YERİ: TAVAS, ÇAĞIRGAN
ANLATAN: MEHMET ÇAĞLIN, 1907
GÜDÜK GUYRUKLU TİLKİ
Masal maşla moniki Dırnakları on iki On ikinin yansı Yumurtanın sarısı Suya düşdü beyazı İyi dinle masalı. Eveli bi tilki varımış. Bu tilkinin guyru güdükmüş. Bune arkıdeşlerı dirlik vememişle. ''Ötü git güdük guyruk, beri ge güdük guyruk'' Bu tilkinin gücüne gitmiş. ''N'eden, n'işleyen'' diye düşünmüş. Arkıdaşlarını çağırmış: ''Gelin filan yerde bi üzüm bağı va,ben sizi ore üzüm yeme götüren'' demiş. ''Olu'' demişle. Toplanmış, gitmiş, bağı vamışla. ''Siz hinci bağı harap edesiniz. O senindi bu benimdi diye gavgı edesiniz.'' ''E e!'' ''Ben sizin hepinize bire çıbık veren. Guyrunızdan o çıbı bağlıyen. Herkes kendi malını bilsin. Ore bure gitmesin'' demiş. Kırk tilkiye kırk çıbı gutnıklarından bağlamış. Kendi yüksek bi tepe çıkmış başlamış bağırmana: ''Ohom! Geliverin! Üzüm hırsızlan va! Bağı harab ediyola! Geliverin! Çabuk geliverin!'' Bağde tilkile n'etceklerine şaşırmışla, başlamışla asılmaya. Guyrıkları bağlı ya gari, kimisi çıbı köklemiş gaçmış; kimisi guyrını goparmış gaçmış. Hepsi de olmuşla bi güdük guyrık tilki. ''Gördünüz mü siz bene dalga geçiyodunız. Hindi hepiniz oldunuz bire gidük guyruk. Bi de kendinizle dalga geçin bakalım'' demiş. Bölice gurnaz tilki öcünü olmış. Bu masal da burda bitmiş.
